G-GBGQR9HF6V
Trabzon, tarih boyunca stratejik konumu ve zengin kültürel geçmişiyle farklı milletlere ev sahipliği yapmış bir Karadeniz şehri. Özellikle Lazlar ve Rumlar, Trabzon’un kültürel dokusuna damga vurmuş halklar arasında yer alıyor. Ancak "Trabzon Rum mu yoksa Laz mı?" sorusu, tarihsel gerçeklikleri ve sosyal yapıyı anlamak için derinlemesine bir inceleme gerektiriyor.
Trabzon, Osmanlı döneminde Doğu Anadolu ve İran’a uzanan Baharat Yolu’nun önemli bir liman şehri olarak öne çıkmıştır. 1486 yılına ait Osmanlı tahrir kayıtlarına göre, o dönemde şehrin nüfusunun %65,16’sını Rumlar oluşturuyordu. Bunun yanı sıra Müslüman Türkler, Ermeniler ve Latinler de şehrin sosyal yapısında önemli bir yer tutuyordu.
Fetih sonrası dönemde, Rumların bir kısmı başka bölgelere sürgün edilirken, Türk nüfusunun artışıyla birlikte Trabzon’un demografik yapısı çeşitlenmiştir. Trabzon Haber Anlık’ta yer alan bilgiye göre; 19. yüzyıla gelindiğinde, şehirde Türkler, Rumlar ve Ermeniler bir arada yaşamış, ancak Birinci Dünya Savaşı ve mübadele süreciyle bu yapı önemli ölçüde değişmiştir.
Birinci Dünya Savaşı sonrası ve mübadele anlaşmaları neticesinde Trabzon’da yaşayan Rum nüfusu büyük ölçüde azalmıştır. Günümüzde, Trabzon’da kalıcı olarak yaşayan Rum nüfus oldukça sınırlıdır. Ancak şehir, geçmişteki kültürel mirasını koruyarak tarihsel izlerini yaşatmaya devam etmektedir.
Trabzon’un bir diğer önemli kültürel unsuru ise Laz halkıdır. Bölgenin yerli halklarından biri olan Lazlar, kendine özgü dilleri ve kültürleriyle Trabzon’un sosyal dokusunu zenginleştiren önemli bir etnik gruptur. Günümüzde de Trabzon ve çevresinde Laz kültürünün etkileri açıkça hissedilmektedir.
Trabzon, hem Laz hem de Rum kültürüne ev sahipliği yapmış zengin bir tarihe sahiptir. Şehir, farklı halkların bir arada yaşadığı bir mozaik olarak, geçmişin izlerini taşıyan bir açık hava müzesi gibidir. Bu kültürel çeşitlilik, Trabzon’un tarihsel önemini artırırken, gelecekte de bu mirasın korunması büyük bir sorumluluk olarak karşımıza çıkmaktadır.
Kaynak: Haber Anlık