Dostlar gündemi ne kadar yakından takip ediyorsunuz? Bilmiyorum. Ya da nereye kadar takip ede biliyorsunuz?
Ancak hemen burnumuzun dibinde bir şeyler oluyor ve müdahale etmezsek yankıları İstanbul ve Ankara'da yakından hissedilebilecek şeyler.
Peki neler oluyor? Irak'ın şımarık çocuğu Mesut Barzani, ağabeylerinden yüz bulamayınca gelip el etek öptüğü büyüğü Türkiye’ye ağabeylerinden yüz bulunca hemen sırt çeviriyor. İşte bu referandum meseleside bunlardan bir tanesi. Aslında biz bu türküyü farklı versiyonlarda bir çok kez dinledik. Bağımsız Kürdistan türküsünü yani. Ancak bu sefer koro biraz daha kalabalık. Mesela Orkestra şefi Amerika, İsrail'de koroda solist olmuş. Tutturmuşlar bir referandum türküsü gidiyorlar. Ancak durduk yere çıkmadı bu beste ortaya: Irak’ta?
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Devlet Başkanı Mesud Barzani’nin referandum düzenlemesinin hem yurt içi hem de uluslararası nedenleri olduğu söylenebilir. Yurt içinde, Barzani siyasi olarak zayıf ve bugün bölgesel seçimler yapılsa tekrar iktidara gelebileceğinden emin değil. Kamuoyunu ulusal bağımsızlık için harekete geçirerek sadece seçim kazanmakla kalmayıp tarihe de Kürt bağımsızlığının mimarı olarak geçmeyi umuyor olabilir. Dahası IKBY ve Bağdat hükümeti arasında Bağdat’ın petrol gelirlerinden IKBY’nin hakkına düşeni transfer etmemesi de dahil birçok konuda ciddi anlaşmazlık var. Uluslararası perspektiften bakıldığında ise, büyük küresel ve bölgesel güçler tüm dikkatlerini bölgedeki diğer önemli karışıklıklara çevirmiş durumda. Bölgeyi İslam Devleti güçlerinden arındırma çabalarında IKBY’nin Peşmerge milisleri önemli savaş güçlerinden biri. Kısacası kimse IKBY’nin referandum planlarına aşırı bir direnç gösterebilecek konumda değil. Hatta İsrail referandumu desteklediğini Açıklayıp tarafını fütursuzca belli etti bile.
Peki Irak’taki Kürtlerin tamamı bu referandumu istiyor mu? Barzani’nin liderliğindeki Kürdistan Demokratik Partisi referandumun arkasındaki en büyük güç. Tam anlamıyla Iraklı bir kuruluş olmayan PKK ve yandaşları da referandumu destekliyor. Süleymaniye’deki Kürdistan Yurtseverler Birliği (PUK) ve diğer birkaç küçük parti ise, referandum konusunda daha az hevesli olsalar bile, kendilerinde alenen muhalefet yapma gücünü bulamıyorlar.
Peki Türkiye ne yapacak?
Türkiye'nin eli aslında çok güçlü. Ankara antlaşması Türkiye için iyi bir kart. Anlaşmanın tarafı olan İngiltere ve Irak 1926 Ankara anlaşması ile Türkiye'nin uluslararası hukuka göre kullanabileceği yetkilerinin farkında. Belkide İngiltere bu durumun sonucunu beklediğinden bu kadar sessiz. Amerika ile aralarındaki gerilim kimse pek farkına varmasada her geçen gün artıyor. Artmaya da devam edecek.
Son bir not; Türkiye Musul ve Kerkük'e müdahale hakkını kullanırsa kimse şaşırmasın.