Stat çevresi o kadar kalabalıktı ki, içeriye girmek bayağı zaman aldı. Stada girdiğimde de tribünlerin tamamen dolu olduğunu gördüm.
Basın tribününün karşısındaki tribüne vuran güneşse, bilenler bilir, Galatasaray’ın şampiyonluk alametlerinden biriydi.
Maçla ilgili yazacak çok şey yok, Galatasaray emin adımlarla şampiyonluğa gidiyor.
Maç sonrası Mixed zone alanında futbolcuların çıkışını beklerken, birçok Galatasaraylı oyuncu keyifli ve neşeliyken, gözüme Kerem Aktürkoğlu çarptı.
Kaptan hızlı adımlarla iyi akşamlar diyen basın mensuplarına zoraki bir iyi akşamlar diyip hızlıca takım otobüsüne geçti.
Kerem belli ki daha önce tribünlerin ıslıklamasını hâlâ unutmamış ve hâlâ onun etkisinde.
Kendisine tavsiyem, tribünlerin ıslıklarını, protestosunu takmaması.
Galatasaray’ın 5 final maçı kaldı ve şampiyonluk yolunda Kerem’e ihtiyaç var.
Kerem’in şimdiye kadar yaptıkları ortada. Kalan 5 maç sonrası belki de Avrupa’da bir kulüpte forma giyecek.
Tribünleri unutup oyununa, şampiyonluğa odaklanmalı.
Benim adayım İbrahim Hacıosmanoğlu
Bilindiği üzere TFF 18 Temmuz'da seçime gidecek.
Şimdiye kadar, Servet Yardımcı, Erdal Alkış ve İbrahim Hacıosmanoğlu adaylığını açıkladı.
Adaylar arasında öne çıkan isim Hacıosmanoğlu. Neden mi?
Çünkü diğer adayların mevcut başkan Mehmet Büyükekşi’den hiçbir farkı yok.
Seçimi kazandıklarında Büyükekşi’nin uyguladığı politikalara devam edecekler.
Yani kısacası bir şey değişmeyecek.
İbrahim Hacıosmanoğlu’nun ise tavrı, tarzı net.
Trabzonspor’da başkanlık yaptığı dönemden de biliyoruz kendisini.
Lafı eveleyip gevelemez. Direkt sonuç odaklı.
Eminim birçok hakem de seçilmesinden memnun kalacaktır.
Hatta Hacıosmanoğlu, TFF bünyesine Ahmet Nur Çebi’yi de dahil ederse, büyük bir iş yapmış olur.
Ahmet Nur Çebi de Hacıosmanoğlu gibi adil ve adaletli bir başkan.
Umarım TFF başkanlığını İbrahim Hacıosmanoğlu kazanır...