Bu size MHP de Devlet Bahçeli’nin kongre ile ilgili olarak asıl ne düşündüğünü ve yapmak istediğini yazacaktım ama gündemim bir anda değişti.
Yoğun ve yorucu bir günün ardından 19.00 haberlerini izlemek için televizyonun karşısına geçtim.
Yeni demini almış çayımdan tam bir yudum alacaktım ki…
Bir teröristin babasına sarılan fotoğrafı yedi karanfil müziği eşliğinde verilmeye başladı.
Öyle acıklı bir sahneydi ki küçük Emrah halt etmiş.
Çayımı yudumlayamadım.
Kandilde top oynayan kızlar ve gitar çalan KCK üyelerinin resimleri basına servis edildikten sonra başlayan çözüm pardon 'Çözülme Süreci' Demirtaş’ın bir televizyon kanalında verdiği konser ile sona ermişti.
Sürecin devam ettiği günlerde tonlarca bombanın şehirlere nasıl sokulduğunu, o bombaların onlarca çocuğu yetim bıraktığını anlatmaya gerek yok sanırım.
Son birkaç gündür basın kuruluşlarında devam ettirilen süreçte terör örgütü ile yeniden masaya oturmak için ön hazırlık çalışmaları yapıldığını açık bir şekilde görmekteyiz.
Acaba bunda ABD konsolunsun yapmış olduğu 'PKK silahları bıraksın masa tekrar kurulsun' açıklaması mı etkili oldu.
Türkiye de malumunuz bir operasyon yapılmadan önce basın bunun alt yapısını hazırlar.
Tabi burada her basını aynı kefeye koymuyoruz, onlar kendini biliyor.
Terör operasyonları ilk başladığında hükümet, muhalefet (malum parti hariç), asker, basın, sivil toplum ve medya terörle mücadeleye destek vermiş ve Ergenekon operasyonları ile yıllarca cezaevinde suçsuz yere yatan askerler küskünlük göstermeyip terörün kökünü kazımak için mücadeleye girdiler.
Bu mücadele şimdiye kadar büyük başarı sağlandı, PKK büyük bir darbe aldı ve çözülme noktasına geldi.
İşte asıl sorun burada başlıyor. PKK ne zaman çözülme sürecine girse birileri bizi masaya oturtturma çalışıyor.
40 yıllık PKK tarihinde hep böyle oldu.
Tam bu süreçte bizim yüreğimize su serpen konu Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamaları oldu.
"Terörün kökü kazınacak."
Mustafa YILMAZ