Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubatvari vesayet rejiminin 15 Temmuz darbe girişiminin halk tarafından bastırılmasıyla tamamen ortadan kalktığını da Ak parti iddia ediyor. İddia ediyorlar etmesine de yapılan sadece bu tür gizli yapılanmaların en etkin olduğu sanılan silahlı gücü devlete entegre etmek oldu. Ki onu bile tam bitiremediler, sürek avıyla hala fetöcü enselemeye devam ediliyor.
Mevcut siyasi konjonktürde bu tür yapılanmalar her zaman kendine yer bulur, buluyor da zaten. Bu yapılar ordudaki ayağını kullanarak istediği siyasiyi seçtiriyor, beğenmediği zaman da derdest edip ala aşağı ettiriyordu. Hatırlayın o günleri, benim zihnimden ve kulaklarımda hiç gitmiyor 28 Şubatın kudretli paşasının içişleri bakanı sayın Akşener’e “seni bakanlığının önünde yağlı kazığa oturturum” sözleri. Bir kadına söylenebilecek en ağır ve aşağılık ifade. Tabi burada asıl hedef Akşener değil milletin iradesiydi. Şükür ki artık ordumuzdan böyle kabadayılar çıkmıyor.
Lakin yaşanılan süreçler bize şunu gösterdi ki asıl güç kolluk kuvvetleri değilmiş. Eski Türkiye iktidarlarının ekonomi politikaları paranın sıkılıp gevşetilmesi üzerineydi. Öyle ki, paramız olurdu ekmek, yağ bulamaz kuyruklarda sürünürdük. Ekmek, yağ bol olurdu bu seferde almaya para bulamazdık. Ne öldürürlerdi ne de ondururlardı. Baş belası IMF direktörlerinin de biri gider biri gelirdi para ve akıl vermek için. Ak parti de 18 yıldır bunun üzerine kurduğu siyaseti çok iyi idare etti.
Amma millet açısından bakacak olursak bıçak da kemiğe dayandı. Gezi olayları, 17-25 Aralık kakışması ve nihayetin de 15 Temmuz darbe girişiminin finansörleri kimlerdir bilinmez ama salgın sürecinde birilerinin eli milletin kursağına fena dokunmaya başladı. Milletin en temel gıda ihtiyaçları gizliden gizliye bir anda fahiş fiyat artışıyla canını yakmaya başladı. Ticaret bakanımız istediği kadar şu kadar ceza kestik diye övüne dursun. Zaten zamlarla ödeyecekleri ceza miktarını kat be kat fazlasını milletten tahsil ettiler.
Eski kuyruklu Türkiye günlerine geri döner miyiz bilinmez ama sosyal medya üzerinden hükümete tüyo verenlerin sayısı bir hayli artışta. Yabancı ülkede yaşayan vatandaşlarımız oralarda bu tür işleri yapanların hükümet tarafından mallarına el koyduğunu yazmış tweetırdan. Cumhurbaşkanına yakın bir isim olan Abdurrahman Uzun da youtube kanalından kendisine seslenerek, “sayın cumhurbaşkanım, bu millet 15 Temmuz darbe girişiminde nasıl sizin yanınızda yer alarak darbecilere karşı durduysa aynı şekilde bu zamları yapanlara karşı da çağırın hemen meydanlara inelim” diyor. Hadi hayırlısı mı demek lazım ne demek lazım bilemiyorum ama birilerinin bu zamları geri alıp aşağı çekmesi lazım. Türkiye eski Türkiye mi bilinmez ama millet eski millet değil, ona göre.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…
