Sosyal medya, hayatımızı kolaylaştıran bir araç olmanın ötesinde, artık çoğumuzun ruh sağlığını tehdit eden görünmez bir tuzak haline geldi.
Her “like” bir onay arayışı, her “paylaşım” bir kendini kanıtlama çabası… Bu döngü, giderek artan anksiyete, depresyon ve yalnızlık duygularının baş sorumlusu.
Gerçek hayatla bağlantımız giderek zayıflıyor. Mükemmel görünen filtrelenmiş hayatlar karşısında kendimizi yetersiz, değersiz hissediyoruz. Kıyaslamalar, özsaygımızı paramparça ediyor.
Beynimiz, yüz yüze yaşanan gerçek ilişkilerin verdiği doyumu alamıyor; yapay etkileşimlerle avunmaya çalışıyor. Bu da içimizde derin bir boşluk ve mutsuzluk yaratıyor.
Artık Dur Demenin Zamanı!
• Dijital detoks yapın: Günde birkaç saati sosyal medyadan uzak geçirin.
• Gerçek bağ kurun: Aile ve dostlarınızla yüz yüze iletişimi artırın.
• Farkındalık geliştirin: Sosyal medyada gördüklerinizin gerçek hayatın tamamı olmadığını unutmayın.
• Kendinize şefkat gösterin: Kusurlarınızla, eksiklerinizle insan olduğunuzu kabul edin.
Ruh sağlığımız, ekranların ardında kaybolmasın.
Unutmayın, hayat gerçek yaşanır; beğeni sayılamaz.
Yazar Psikolog Aile Danışmanı Zübeyde Bozak