Kişilerle uğraşmaktan ziyade eylemler üzerinde eleştiri yapmayı daha etik ve ahlaki bulurum, kolay kolay da kişileri rencide edici eleştiriler yapmamaya özen gösteririm. Zira benim inancıma ve anlayışıma göre kişiler değil filler kötüdür. Kişiler işledikleri fiile göre değerlendirilir. Buna rağmen kişinin bir anlık hata yapabileceğini de hesap ederek toleranslı davranırım. Bütün bunlara rağmen kişi kötü fiili işlemeye devam ediyorsa artık bana da eleştiri hakkı doğmuş olur. Gazetecilik mesleğiyle de uyumlu bir davranış olduğunu düşünüyorum.
Kocaeli’mizin sosyal medyadaki müzmin ve hırçın delikanlısı genç bir kardeşimiz bırakın bizim gibi cahil fakiri bütün siyasi parti lideri, genel başkanlar, aklınıza kim geliyorsa hepsini dolu dizgin eleştiri topuna tutuyor. Sanırsınız kendisinden baka kimse siyaset bilmiyor, siyasi gelişmeleri okuyamıyor, yorum yapamıyor. Yapıcı eleştiri güzeldir ve her zaman savunmuşumdur. Lakin eleştirilmeyi de bileceksiniz. Herkesi acımasızca eleştirirken kendin eleştiriye tahammül edemiyorsan sen kendin kendini tatmin edip kendini avutuyorsun demektir. Üç-beş alkışı görünce yaptığının doru kabul etmen her yaptığının doğru olduğu anlamına gelmez. Eğer öyle olsaydı şimdi en azından siyaseten bir yerlerde olurdun. Olamamışta bu sert eleştirileri yapıyorsan o zaman bunu kuyruk sancısı olarak değerlendirilir toplumda.
Hasılı kelam bu kardeşimiz bizi derin siyaset bilmemekle suçlamış. Siyaset beceremediğim doğrudur da derin siyaset bilmediğim gerçeği yansıtmıyor. Siyaset bilmemek ayrı şey siyaseti becerememek ayrı şeyler. Kaldı ki arkadaş çevremden çokları benim siyaset yapamayacağımı yüzüme alenen söylediler ve haklıydılar da. Herkes siyaset yapamaz, yapmamalı da zaten. Bazılarımız da derin siyasi analizler yapıp siyasilerin kullandığı dili vatandaşa anlaşılır dilde tercüme etmeli. İşte bak derin siyasetin önemi burada ortaya çıkıyor. Demek ki herkes derin siyasi analizler de yapamazmış. Ne diyor bu derin beyimiz? Referandum sürecinde kim nereye oynuyor tahmininde bulunuyor. Sanki hayır cephesine çalışıyormuş gibi referandum da evet deyin ama bakın şu buraya oynuyor, bu buraya oynuyor, ona göre diyerek de aba altından sopa gösteriyor. Senin bu derin analizin evet oyları mı yoksa hayır oyları için yapılıyor? Kaldı ki siyaset çok değişkenli bir yapı ve bu değişikliğin dozunu millet menfaatine sayın Erdoğan çok güzel ayarlıyor. Nerede hangi oyuncuyu ne zaman değiştireceğini de çok iyi biliyor. Hal böyleyken senin derin analizlerin kimin işine yarıyor bir bak bakalım. Düne kadar doğru bilinen yanlışları tek tek ortaya çıkardı, senin hiç endişen olmasın beyim. Derin siyaset aklına eseni avazın çıktığı kadar dillendirmek değil, taşları yerli yerinde ve zamanında oynamaktır. İstersen sen satranç oynayarak başla işe, daha iyi yol alırsın.
Haydi kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…
