G-GBGQR9HF6V
Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve bu yıl 14’üncü kez kapılarını açan Kocaeli Kitap Fuarı, birbirinden önemli konu ve konuklarıyla devam ediyor. Bu kapsamda Karamürsel Alp Salonu’nda TV Programcısı ve Doğa Aktivisti Güven İslamoğlu “İklim Krizinden Önce Son Çıkış” konu başlığı ile bir söyleşi gerçekleştirdi. İslamoğlu, küresel ısınma, iklim değişikliği ve bunların yarattığı etkileri ile günümüzün en önemli çevre problemlerine dair bilgi ve deneyimlerini katılımlarla paylaştı. İslamoğlu, “İklim değişikliği küresel bir tehdittir ve onu görmezden gelmek mümkün değil” dedi.
“BU TABAKAYI YIRTARSANIZ DÜNYA DİYE BİR ŞEY KALMAZ”
Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin yarattığı yıkıcı etkilerini tüm çıplaklığıyla aktaran İslamoğlu, bilimsel veriler ve somut örneklerle krizin boyutunu dile getirdi. İslamoğlu, “Bu felaketlerin ne olduğu, nasıl başımıza geleceğini herkes az çok biliyor. Dünyanın bir atmosferi var. Dünyanın üzerinde bir ince tabaka var. Sera gazlarının hepsi burada. Karbondioksit (%0,04), azot oksit, metan ve ozon Dünya atmosferinin neredeyse %0,1'ini oluşturan ve kayda değer bir sera etkisine sahip olan eser gazlardır. Bu kadar az bir karbondioksit dünyayı yok edebiliyor. Eğer karbondioksit tabakası olmasa akşam hava derecesi eksi 28’e kadar düşer. Bütün iklimi bu tabaka sağlıyor. Dünyanın göz kapağı. Her şey bu tabakaya bağlı. Bu tabakayı yırtarsanız dünya diye bir şey kalmaz. Bu tabaka oluştuğu için biz varız” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’DE GÜNDE 4 MİLYON EKMEK ÇÖPE ATILIYOR”
Günlük hayatımızda yapabileceğimiz basit değişiklerin bile büyük farklar yaratabileceğini belirten İslamoğlu, “Plastik atığın yere düşmediği ülkeler var. Demek ki bunu başarabilmişler. Biz de bunu başarabiliriz. Türkiye’de günde 4 milyon ekmek çöpe atılıyor. Bu büyük bir gıda israfı. Önce bu israfın önüne geçmemiz lazım. Hayatımızın bir parçası olan iklim değişikliği ile mücadele için hazır olmamız, hazırlık yapmamız gerekiyor. Rüzgârı, güneşi enerji kaynağı olarak kullanıp enerji kaynaklarımıza alternatif bulmamız şart. Kömür, petrol rezervleri ve yer altı sularımızı korumalıyız. Yeni tarım teknikleri denemeli, gıda için tohum rezervleri yapmayı düşünmeliyiz” şeklinde konuştu.